HİKAYESİNİ DUYUNCA ŞAŞIRACAKSINIZ!

Sinop’un Adabaşı mevkiinde bulunan Sis Düdüğü, bölgenin denizcilik tarihinde önemli bir yere sahiptir. Karadeniz'in özellikle Nisan ve Mayıs aylarında yoğun sisle kaplı olduğu bilinir. Bu durum, gemiciler için navigasyon zorluklarına yol açmakta ve limanlara güvenli girişleri güçleştirmektedir. Özellikle 1970'lere kadar, İstanbul-Trabzon arası yolcu taşıyan vapurlar bu zorlu hava koşullarında Sinop Limanı'na uğramakta zorlanıyordu. Bu sorunu çözmek için 1863 yılında, Sinop yarımadası Boztepe mevkiine, denizcilere yardım sağlamak amacıyla deniz feneri inşa edilmişti.  Daha sonra 1930’larda Sinop’un Adabaşı mevkiine, denizden 107 metre yüksekliğe bir sis düdüğü ve memur evi inşa edilmişti.  Sis düdüğü, yüksek desibelli bir ses çıkaran mekanizmasıyla, sisli havalarda gemicilere sesli bir uyarı yaparak yol göstermekteydi. Bu düdük, en az 8 deniz mili açıktan yaklaşık 16 km’den işitilecek biçimde yüksek desibelli siren sesi çıkaran bir mekanizmaya sahipti. Sinop Vilayet Gazetesi’nden edinilen bilgilere göre 1936 yılında yaşanan bir olay, Sis Düdüğü'nün önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Mayıs ayında, İstanbul’dan Karadeniz’e açılan "Tari" isimli vapur, yoğun sis nedeniyle Sinop açıklarına 2 gün sonra ulaşabildi. Sis nedeniyle limanı belirleyemeyen vapur, Sinop Limanı'na yanaşamadan Samsun’a yönelmek zorunda kaldı. Bu olay, bölgedeki sis düdüğünün ne denli kritik bir işlevi olduğunu ortaya koydu.