27 Eylül’de kamuoyuna duyurulan göçüğün üzerinden yaklaşık iki hafta geçmesine rağmen bölgede herhangi bir çalışma başlatılmaması, mahalle sakinleri ve üreticilerin tepkisini neden oldu.
Göçüğün yaşandığı yol, çeltik tarlalarının bulunduğu bölgede üreticiler için büyük önem taşıyor. Karasu Çayı’nın kıyısındaki yol, hem tarımsal araçların ulaşımı hem de biçim dönemine yaklaşan çeltik üretimi açısından kritik konumda bulunuyor.Yolun göçmesi, hem ulaşımı engelliyor hem de güvenlik riski oluşturuyor.
Gazeteci Osman Aksu, bölgede incelemelerde bulunduğunu belirterek, "Buraya adına ne diyoruz heyelan mı diyoruz, erezyon mu diyoruz, toprak kayması mı diyoruz, yol çökmesi mi diyoruz. Ne dersek adını siz koyun. Bu gördüğünüz yerde ciddi bir heyelan var. Burası Erfelek çayı. Erfelek’in değil burası Akliman. Burası Sinop Belediyesine bağlı. Sinop İl Özel İdaresine bağlı. Sinop’a 7-8 km uzaklıkta. Ben buraya arabamla geldim ama vatandaş buraya benim gibi gezmeye değil çeltiğini biçmeye geliyor. Şu anda çeltik biçmesi başladı. 5-6 güne kadar buraya da sıra gelecek. Fakat bu tarlanın ucu kapalı bu yol kapalı buraya biçerdöver giremez." dedi.
Aksu, daha önce konuyu yetkililere ilettiklerini, Özel İdare Genel Sekreteri’nin söz verdiğini ancak on gün geçmesine rağmen sahada herhangi bir çalışma görmediklerini aktardı.Aksu, " Yaklaşık on gün önce biz bunu haber yaptık yetkililere duyurduk telefonla bizzat aradık gazetemize yazdık. Bu yolun sorumlusu Sinop Belediyesi ise Sinop Belediyesi yok değil Sinop özel idaresi ise özel idaresi yapmasını acil olarak ilettik . Hatta vatandaşa Özel idaremizin Genel sekreteri söz vermiş. Orayı yapacam demiş ama biz haberi yapalı on gün oldu şu anda burada yapılan bir şey yok. Şimdi Sinop’a yeni yeni gıcır gıcır iş arabaları geldi. O iş arabalarının bir tanesi gelse burayı 2 saate yapar. Ama iş makinalarını napıyorlar bilmiyorum çalışıyor mu yoksa galeride görücüye mi çıkarttılar bilmiyorum. Ben burayı gündüz olmasa gece yapardım vatandaşın çeltik tarlasını açardım. Buradan yetkililere sesleniyorum vatandaş tarlasındaki çektiğini biçemiyor. Neyi bekliyorsunuz. Yağmurların yağıp sel olmasını mı . Ben bu işi yapan yetkililerin ellerinin arasına kafalarını koyup düşünmelerini istiyorum. Ben bir gazeteciyim ben vatandaşın derdini anlatmakla, dertlenmekle mecburum. Ben vatandaşı dinledim ikinci kez buraya geldim on gün geçmesine rağmen aynı haberi bir kez daha yapıyorum. Bakalım kaç kez daha gelicez." ifadelerinde bulundu.
Yorumlar
Kalan Karakter: