Uzmanlar, bu artışın en önemli nedenlerinden birinin deniz suyu sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi olduğunu belirtirken, deniz kirliliğinin de bu durumu tetiklediğini ifade ediyor.Sinop sahillerinde daha önce bu kadar yoğun görülmeyen deniz analarının son yıllarda artış göstermesi ise bölgedeki ekosistem değişikliğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor.
Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekiye Birinci Özdemir, son 6-7 yılda özellikle Rhizostoma türünde belirgin bir artış olduğunu belirtti. Özdemir, "Uzun dönemdir aslında 20-25 yıla dayanan veri datamız var bizim. Denizanaları ile ilgili çalışmalarımız Sinop Üniversitesi olarak da sürüyor. Su Ürünleri Fakültesinde yaptığımız projeler var. Ama şuan için TÜBİTAK’ın yapmış olduğu izleme çalışması var. Denizanalarının takibi de bu projelerle devam ediyor. Son 6 – 7 yıla baktığımızda özellikle rhizostoma türünde bir artış görüyoruz. Hem kişisel gözlemler hem bilimsel veriler, ayrıca balıkçılardan aldığımız gözlemlere dayanarak bunu söyleyebiliriz. Ana faktörlerimiz iklimlerle beraber su sıcaklığının artması ne yazık ki. Ayrıca artan insan kaynaklı kirlilik. Bu çok önemli bir faktör. Deniz anaları için ortamın oluşması, uygun şartların oluşmasıyla beraber denizanaları üremek için kendilerine fırsat bulabiliyorlar. Ayı zamanda balıkçılığın azalması. Balık miktarının azalmasıyla beraber aynı besin piramidi içerisinde bulunan Zooplankton kendine rekabetçi bulamadığı için daha fazla beslenebiliyor ve daha fazla artışa geçti. Denizlerimiz sadece Karadeniz için değil dünya genelinde artan bir jelimsi popülasyonu mevcut. Bu da fırsatçı tür olduğu için uygun bulduğu koşullarda kendini artırabiliyor, üreyebiliyor. Balığın olmadığı bir ortamda , zooplanktonun arttığı bir ortamda kendi besinlerini rahatlıkla alıp üreme gösterdiği için miktarında da artış görülüyor. Mutlaka ve mutlaka özellikle kirlilik noktasında bizim birazcık daha dikkat etmemiz gerekecek.Denizanalarının ana besini Zooplankton ve fitoplankton oluşturuyor. Aynı zamanda bu besin grupları balıkların da besin gruplarını oluşturuyor. Bu nedenle zaten fırsat bulduğu zaman o ortamda Zooplankton miktarı arttığı zaman, ki ilkbahar ve sonbahar da daha çok artış gösteriyor. Denizanaları da üremek için hem sıcaklık hem besini aynı anda bulduklarında daha fazla blom dediğimiz ani artışlar gösteriyorlar. Şuan Karadeniz’de yaşadığımız şey de o. " dedi.
Özellikle Rhizostoma türünün halk arasında “filostos” olarak anıldığını ifade eden Özdemir, bu türün temas ettiği ciltte yanma, kızarıklık, kabarma ve su toplama gibi reaksiyonlara yol açabileceğini vurguladı. Özdemir, "Özellikle rhizostoma dediğimiz büyük, şemsiyesi yüksekte, kolları uzun bir türümüz var. Halk arasında filostos olarak anılıyor. O değdiği zaman deriye yanma, kızarıklık, kabarma , su toplama gibi reaksiyonlar gösterebiliyor vücut. Daha dikkat etmemiz gerekiyor böyle bir durum olduğunda. Ayrıca diğer türler içinde mutlaka gözümüze temas etmemesi, eğer temas ettirdiysek, yanma olmayabilir ama mutlaka bakteri veya herhangi bir bulaşma olmaması için ellerimizi ve yüzümüzü bol su ile yıkamamız gerekiyor." diye konuştu.
Sinop'ta tedirgin eden görüntüler!
Sinop’ta deniz suyu sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ve deniz kirliliği nedeniyle Karadeniz’in en büyük jelimsi türü olan “deniz ciğeri” olarak bilinen Rhizostoma pulmo denizanası yoğunluğu artıyor. Özellikle Sinop iç liman bölgesinde gruplar halinde binlerce denizanası görülürken, bu durum hem vatandaşların hem de uzmanların dikkatini çekiyor.
Yayınlanma :
05.09.2025 14:03
Güncelleme :
05.09.2025 14:03


Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: