"Parçaları kaybolmuş puzzle gibi artık insanlar. Kiminin ruhu, kiminin beyni ve bir çoğunun kalbi yok."
Chuck palhniuk
Sevgisiz olmamalı insanoğlu. Gercekten kalbinin, ruhunun hakkını veren kalmadı. Kalplerini unutur olmuşlar. Varlığından bir haber yaşamaya devam edenler var. Unutmayın kalbinizin varlığını...
Aslında deli gibi sevmek ruhumuzda var. Bunu unutturan hayata, yaşama yazıklar olsun. Öyle bir dönemdeyiz ki; sevmek kitaplarda, şarkılarda kalmış. Gerçek sevmenin anlamını yitirdik.
'Sevmek' bize atadan, dededen, uludan, pirden emanet...
Karşılıksız, hesapsız, kitapsız, riyasız, yalansız sevmelerden bahsediyorum. Herşeyin sevmekle başlayacağına inanmalı mıyız? Temelimiz sevgi olsa, ölür müyüz? Her daim sevsek ne kaybederiz? En fazla sizi sevmezler, ne farkeder ki? Aslında mühimdir çok sevmek lakin hep sevmek, daha bir mühimdir. İnsan ruhunun tedavisi, mümkün olmayan hastalığın devası sevgidir. Aslına bakarsanız kime sorsan seviyor zaten. Önemli olan güzel sevebilmek, kırmadan, yormadan, kalpten sevebilmek...
Peki; sevmek, seviyorum demek mi ? Yoksa fedakarlık mı? Ait olmak mı? Sahiplenmek mi? Bana kalırsa sevmek, sakınmaktır.
Size benden nacizane bir öneri;
Hayatı sevin,
Aşkı sevin,
Ruhunuza dokunanı sevin,
Kalbinize dokunanı sevin...
Sevin,sevin ki, sevdikçe sevgi bulun.
Yorumlar
Kalan Karakter: